29 Ağustos 2008 Cuma

Cinsel Birleşme Olmuyorsa













Cinsel birlesme olamiyorsa

Iki insan arasindaki cinsel etkinliklerin bir biçimi olan cinsel birlesme, hemen herkes tarafindan çok önemsenir. Kisiler yasam boyunca birçok cinsel sorun yasayabilir, bazi cinsel islev bozukluklari sürekli cinsel doyumsuzluk nedeni olarak, kisinin, çiftin hayatini karartir.

Cinsel isteksizlik, kadinlarin uyarilma ve orgazm sorunlari, erken bosalma gibi sik görülen cinsel sorunlar için bile profesyonel yardim arama davranisi çok yaygin degildir. Ancak bir cinsel sorun, cinsel birlesmeyi engelliyorsa, hemen herkes tarafindan hemen sorun olarak algilanir ve derhal çözüm yollari arastirilir.

Hangi cinsel islev bozukluklari, cinsel birlesmeyi engeller?

Temel olarak erkeklerin sertlesme bozukluklari ve kadinda vajinismus cinsel birlesmeye izin vermez. Erkek cinsel organinin sertlesmis durumda olup olmamasi, erkegin ya da kadinin aldigi cinsel hazzi etkilemez, birçok sevisme biçimi için penisin sert olmasi da gerekmez, ama cinsel birlesme ancak sertlesmis bir penisle mümkün olabilir. Dolayisiyla sertlesme bozuklugu siklikla cinsel birlesmeye engel teskil eder. Bu cinsel islev bozuklugunu önemsemeyen erkek de yok gibidir.

Kadinda vajinismus dedigimiz, vajinanin girisindeki kaslarin istemsiz kasilmasi durumu da cinsel birlesmeye engel teskil eder. Kadinlar, cinsel tedavi merkezlerine en çok bu cinsel sorunla basvurur.

Cinsel birlesmeyi engelleyen üçüncü bir durum da çok siddetli erken bosalmadir. Eger erkek çok hizli uyariliyor ve uyarilir uyarilmaz bosaliyorsa, cinsel birlesme gerçeklesmeden bosalma olur. Bu cinsel islev bozukluklari için, hemen herkes, her çift eninde sonunda yardim arar. Oysa erkeklerin en yaygin cinsel islev bozuklugu, cinsel birlesme sirasinda erken bosalma, kadinlarin da uyarilma ve orgazm bozukluklaridir.

Cinsel yasam boyunca, cinsel isteksizlik, cinsel iliski sikligina iliskin doyumsuzluk gibi daha birçok cinsel sorun ortaya çikabilir. Bu sorunlar da, süreklilik kazanarak, kisilerin cinsel doyumsuzluguna ve genel mutsuzluguna yol açarlar.

Erkeklerin cinsel birlesmeyi engelleyen sertlesme veya erken bosalma sorunlari, siklikla cinsel yasamin baslangicinda, yani hiç cinsel iliski kurulmadan ortaya çikar. Vajinismus da hemen her zaman ilk cinsel birlesme girisimi sirasinda ortaya çikar.

Öncesinde bir cinsel yasam olmaksizin, cinsel islev bozuklugunun ortaya çikmasi, bir anlamda cinsel yasamin sorunla baslamasi demek oldugundan, daha da dramatik algilanir. Herhangi bir nedenle cinsel birlesme kurulamiyorsa, yalnizca buna odaklanmamak ve sorunu diger cinsel etkinlik alanlarina da yaymamak gerekir.

Cinsel birlesme olamamasi, sonuçta teknik bir sorundur ve cinsel terapi ile kisa sürede düzeltilebilir.

Tümüyle cinsellikten uzaklasma, cinsel hazdan da vazgeçme, gündeme cinsellik yerine cinsel sorunu oturtma sik görülen ve sorunun çözümünü zorlastiran davranislardir. Böyle sorunlu ve kaygili bir sürece girildiginde, genellikle eslerin cinsel istekleri, cinsellige ilgileri azalir.

Böylece kolayca düzelebilecek teknik bir sorun, çiftin yasamini karartan bir kabusa dönüsebilir.

Cinsel sorun ortaya çiktiginda, zaman geçirmeden profesyonel yardim almak bu nedenle çok önemlidir. Cinsel sorunun kendisi kadar, belki ondan da fazla sorunlu cinsel yasam süreci, kisileri ve çiftin iliskisini yipratir. Oysa herkes, her çift, bir cinsel tedavi uzmaninin yardimiyla, yeterli bilgiyi edinip çözüme yönelik teknikleri ögrenerek, cinsel sorununu kisa sürede çözebilir.


Birçok kisi için, cinsel birlesme, cinselligin en önemli parçasi. Bu nedenle, hemen herkes, cinsel birlesmeyi engelleyen cinsel islev bozukluklarini daha fazla önemser ve daha sik yardim arar. Herhangi bir nedenle cinsel birlesme olamiyorsa, çiftin bu durumu nasil algiladigi da, eslerin soruna ve birbirlerine nasil davrandiklari da bir o kadar önemlidir. Durumun çift disindaki kisiler tarafindan bilinmesi ise, genellikle sorunu daha da karmasiklastirir.

Yasadigimiz bir cinsel sorunu nasil algiladigimizi belirleyen çok sayida degisken sayilabilir. Cinsel sorunla karsilasmadan önceki cinsel bilgi düzeyimiz, cinsel deneyimlerimiz ve belki en çok da cinsellige karsi tutumumuz önemlidir. Cinsellige genis bir açidan bakiyorsak, cinselligi iki insan arasindaki keyifli bir iletisim olarak görüyorsak, insanlarin bazen cinsel yasamlarinda sorunlarla karsilastiklarini biliyorsak, bu durumu esimizle birlikte asabilecegimizi düsünüyorsak, kendimize, esimize ve iliskimize güveniyorsak, isimiz daha kolay olacaktir.

Cinsellige yaklasimimiz dar ve tutucu ise, cinselligi cinsel birlesmeden ibaret mekanik bir olay olarak görüyorsak, cinsellige iliskin bilgilerimiz yanlis ya da yetersizse, bu sorunun yalnizca bizim basimiza gelen bir felâket oldugunu ya da esimizin bizi sevmedigi, istemedigi anlamina geldigini düsünüyorsak, durumdan yalnizca esimizi sorumlu tutuyorsak, sorunun çözümü zorlasacaktir.

Elbette yasadigimiz çevrenin özellikleri de bizim cinsel sorun karsisinda yasadigimiz güçlükleri etkileyecektir. Eger tutucu bir aileden geliyorsak, ya da esimizin ailesi tutucuysa, örnegin evliligin ilk gecesinde çarsaf görme gelenegi hâlâ sürdürülüyorsa, cinsel birlesme olamadiginda, çiftin isi iyice zordur. Bazi çiftler böyle durumlarda, örnegin parmaklarini keserek, çarsaf asamasini atlatabilir. Bütün ailenin cinsel yasamda bir sorun ortaya çiktigini ögrenmesi, genellikle durumun agirlasmasina, karsilikli yersiz suçlama ve savunmalarla, cinsel sorunun evlilik veya aile sorununa genislemesine neden olur.

Ailenin bazi bireylerinin cinsel sorunu bilmesi, nadiren profesyonel yardimi hizlandirabilmekle birlikte, siklikla sorunu genisleterek çözümü güçlestirir.

Cinsel sorunlar konusunda bazi seyleri bilmenin bize yarari olacaktir. Insanlarin cinsel yasaminda bazen sorunlar olabilir, bunlarin bazilari da cinsel birlesmeyi engeller. Bu herkesin basina gelebilecek bir durumdur. Hiç kimse isteyerek cinsel sorun yasamaz. Cinsel islev bozuklugu, kimsenin suçu degildir.

Birine karsi duydugumuz sevgi, onunla cinsel yasamimizin sorunsuz olacagi konusunda bir garanti olusturmaz. Ayni sekilde sevginin olmamasi, cinsel sorun yaratacak diye de bir sey yoktur.

Erkeklerdeki sertlesme ve erken bosalma bozukluklari ve kadinlardaki vajinismus durumu, cinsel birlesmeyi engeller. Bu cinsel islev bozukluklari, daha karmasik bir sekilde birlikte de bulunabilir. Cinsel iliskiye iki kisi arasinda bir iletisim olarak baktigimizda, bir esteki bir durumun digerinin cinsel yanitini da kaçinilmaz olarak etkileyecegini de anlayabiliriz. Cinsel islev bozuklugu ne olursa olsun, bir esin degil, çiftin sorunudur. Yalnizca bir este cinsel islev bozuklugu olan durumlarda bile, ayni sorunun bir baska cinsel esle de ortaya çikip çikmayacaginin bilinemeyecegini unutmamaliyiz.

Cinsel sorunun varligindan da çözümünden de esler birlikte sorumludurlar.

Hiçbir erkek isteyerek sertlesme olmamasini ya da giristen önce bosalmayi saglamaz ve sadece isteyerek de bu sorunlari ortadan kaldiramaz. Vajinismus olan kadinlar, cinsel organlarinin girisindeki kasilmayi isteyerek yapmazlar ve isteyerek geçiremezler. Cinsel islev bozukluklari, isteyerek edinilen özellikler degil, hiç istemeden basa gelen durumlardir.

Cinsel sorun, esler arasinda bir savas nedeni degil, eslerin birlikte savasacaklari bir durum olmalidir.

Hiç yorum yok: